Oyunculuk

Oyuncu Olmak Kolay Mı? Zorlukları Var Mı?

Değerli medyasistan.com okuyucuları. Bu yazımızda “Oyuncu olmak kolay mı? Zorlukları var mı?” Sorularınıza yanıt vermeye çalışacağım.
Yazımızı sonuna kadar okumanızı tavsiye ederim.

Daha Önceki Yazılarımızdan Bazıları

Öncelikle oyunculuk ile ilgili daha önceki yazılarımızı da takip etmenizi öneririm. Diğer yazılarımızı okuduğunuzu varsayarak devam edelim.
Diğer yazılar;
Oyuncu Olmak İstiyorum. Benden oyuncu olur mu?
Oyuncu Olmak İçin Neler Yapmalıyım? Neler Gerekir?
Oyunculuğu Meslek Edinmeli Miyim ? Oyunculuk Bir Meslek Midir?
Oyunculukta Para Var Mı? Para Kazanılır Mı?
Oyuncu Olmak İçin Yetenek Gerekir Mi?

Oyuncu Olmak Kolay Mı? Zorlukları Var Mı?

Oyuncu olmak kolay mı? Zor mu? Soruları oyuncu adaylarını her zaman en çok merak ettiren sorulardandır. Bu soru tabi ki her meslekte olduğu gibi kafamızda büyük bir yer edinmektedir. Oyunculuğu meslek edinmemiş, zaten bu işi yapmayacak olan kişiler genelde oyunculuğu çok kolay zannetmektedir. Asıl bu mesleğe tam anlamıyla girmek isteyenler, ciddi çabalar sarf edenler için bu soru daha da önem kazanmaktadır. Çünkü artık ciddiye alınmıştır ve bu işi hakkıyla yapmayı düşünmektedirler.

Bu konuyu kendi yaşadıklarımdan yola çıkarak, oyunculuğa başlamadan önce kendi düşüncelerimi sizlere aktarmak isterim.

Oyunculuğa çocukluğumdan beri bir sempatim bir ilgim vardı. Ancak hem aile durumu hemde maddi imkansızlıklar sebebiyle böyle bir mesleğe girmem mümkün görünmüyordu. Ben yine de dizileri, sinema filmlerini, tiyatroları vs. daha dikkatlice izlemeye (mesleğe duyduğum ilgiden dolayı) daha derin incelemeye başladım.

Genelde izleyiciler izlenen yapımın konusuna daha çok dikkat ederler. Ancak ben mesleğe duyduğum ilgiden dolayı oyunculukları, dramaları, senaryonun oyuncuya verdiği rahatlığı-zorluğu gibi teknik konulara daha çok dikkat etmeye başlamıştım. Öyle ki kendimi profesyonel bir oyuncu zannedip koskoca başrol oyuncularının yaptığı rollerinin çok kolay olduğunu düşünüp, beğenmemeye, benim bu rolü daha iyi yapacağımı düşünmeye başladım.

İnternetten bulduğum senaryoları, tiratları ayna karşısında, kendi imkanlarımla kamera karşısında oynayıp, seslendirip, daha iyisini yaptığımı düşünmeye başlamıştım.

Genelde oyunculuğa ilgi duyanlar belli bir süre sonra hayatın da yönlendirmeleriyle ilgilerini yitirir, tabir yerindeyse bu sevdadan vazgeçerler. Ancak ben çocukluğumdan beri sevdiğim, benim için gittikçe vazgeçilmez olan bu işin peşini bırakmadım. Derinleştikçe daha çok içine girmeye başladım.

Tabi dediğim gibi maddi imkansızlıklar vs. gibi konularla başka işler yaptım. Bu arada da oyunculuk ile ilgili çok araştırmalar yaptım. Dizileri – filmleri vs. konudan çok oyunculukları takip ederek izlemeye başladım.

Daha oyunculuk mesleğine adım atmamışken yıllarca yaptığım araştırmalar, kendi kendime yaptığım pratikler beni sanki profesyonel bir oyuncuymuşum gibi düşündürmeye başladı. Öyle ki dizilerde, filmlerde, tiyatrolarda izlediğim oyunculukların çoğunu beğenmez hale gelmiştim.

Bir oyunculuk ajansının yönlendirmesiyle yardımcı oyuncu (figüran) olarak birkaç diziye yönlendirildim. İşin pratiğe (gerçeğe) dönüşmesiyle birlikte yıllarca yaptığım araştırmalarla birlikte çok basit olarak algıladığım oyunculuğun gerçekte öyle olmadığını anladım. Evde tek başıma kamera karşısında yaptığım çalışmaların düşündüğüm kadar beni geliştirmediğini anladım. Kendimi başrol oyuncularından daha iyi rol yapar zannederken, figüranlığı bile zar zor yapabileceğimi anlayınca hayal kırıklığına uğradım. Bu mesleği beceremeyeceğimi düşündüm.

Yine zamanla mesleği bırakmak yerine saygı duyup zorluğuna katlanmam gerektiğini düşünmeye başladım. Hem araştırmalarım hemde sevdiğim bazı oyuncular tarafından yapılan yönlendirmeler neticesinde iyi bir kurumdan oyunculuk eğitimi almaya karar verdim.

Yıllar 2015 i gösterirken maddi imkanlarımın da biraz düzelmesiyle bir oyunculuk eğitimi almam gerektiğini düşündüm. O yıllarda ilk beş sıraya girecek bir oyunculuk kurumundan bir sürelik oyunculuk eğitimi aldım.  Eğitim aldığım sürede de yıllarca çok basit olduğunu zannettiğim bu mesleğin aslında çok büyük emek istediğini ve çok büyük zorlukları olduğunu iyice anlamış oldum.

Eğitimimden sonra MEB onaylı sertifikamı alıp daha ciddi ajanslarla çalışmaya başladım.

Sonuç olarak bu mesleğin göründüğü gibi, düşündüğümüz gibi kolay bir meslek olmadığını anlamamız gerekiyor. Ancak imkansız bir iş olduğunu düşünmek de yersiz olur.
Bu mesleği kolaylaştırmak da zorlaştırmak da sizin elinizde.
Ne kadar ciddiye aldığımıza bağlı olarak kolaylığı-zorluğu değişiyor. Eğer siz oyunculuğu sizin için vazgeçilmez olarak düşünüyorsanız, bu yolda yürürken kolaylaşacağını bilmenizi isterim.

Ön yargı ile, elinizde kumanda ile oyuncunun eleştirmenliğini yapmak çok kolaydır. Zaten televizyonumuzun başında oyuncuyu beğenmemek genelde yaptığımız şeylerden biridir.

Daha önceki yazılarımda belirttiğim üzere eğer oyuncu olmaya gerçekten niyetiniz varsa önce bir yardımcı oyuncu sağlayan ajansa gidip figüran olarak birkaç projeye gidin. Orada set ortamını kamera karşısında yaşayacağınız duyguları anlamaya çalışın. Tabi ki yardımcı oyuncu (figüran) olarak projede bulunmak en kolay iştir. Yine de o ortamda eğitimli oyuncuların neler yaşadıklarını anlamaya çalışın. Her zaman dediğim gibi profesyonel oyuncular bu meslekte çok zorluklar yaşamışlardır. Ancak kendileri yılmayıp, zorluklara göğüs gerip başarıyı yakalamışlardır. Kendilerini sürekli geliştirerek de oyunculuğu kolay ve zevkli hale getirmişlerdir.

Konuyu daha fazla uzatıp sizleri yormak istemem. Oyunculuk kolay mı? Zor mu? Sorusunun cevabını hem kendi yaşadığım durumlardan hemde başka oyuncuların yaşadıkları durumlardan örnekler vererek anlatmaya çalıştım.

İlerleyen zamanlarda oyunculuk ile ilgili tüm konularda yazılar paylaşmaya devam edeceğim.

medyasistan.com sitemizi takipte kalınız.

Yorum ekle